Paramediğin Deprem Anısında ‘ceset torbasında uyuduk’
Paramedik Sevda Kaya, nöbeti devralmak için saat 06.30’da evden çıktığında internetten haberleri okurken depremi öğrendiği, gönüllü olduğunu bildirince uçakla önce Adana’ya, ardından kara yoluyla Hatay’a gittiklerini anlattı.
Soğuk ve yağışlı olan Hatay’a vardıklarında büyük yıkıma uğradığını, şehrin eski halini de bildiğini dile getiren Kaya, önce müdahale çadırlarında, ardından enkazda görev aldıklarını aktardı.
İkinci günlerinde askeri personel ve gönüllülerle enkazdan bir baba ile kızını kurtardıklarını belirten Kaya, kızın annesini kaybettiğini ancak metanetini koruduğunu söyleyerek, “Babasına ‘Ben yanındayım, korkmana gerek yok.’ diyebilen 9 yaşında bir çocuktan bahsediyoruz.” dedi.
İlk günlerde uykuyu hiç düşünmediklerinden bahseden Kaya,
“Hava çok yağışlıydı, yerler ıslak ve soğuktu. ‘Nasıl dinlenebiliriz, uyuyabiliriz?’ diye üçüncü günün sonunda düşünmeye başladık. Bir kat formamızla gitmiştik. Bulduğumuz tek şey olan ceset torbaları vardı. Arkadaşımla ceset torbasının içinde uyumaya karar verdik. 2 saat kadar ceset torbasında uyuduk.”
diye konuştu.
Depremzedelere yardımcı olmak için duygularını bir kenara koyduklarını,
“insanları kurtarmaya geldik” düşüncesiyle ilk günler bir şey yiyip içmeyi düşünmediklerini vurgulayan Kaya, bölgede çorba çadırı kuran Yozgatlı vatandaşların kendilerine ikramda bulunduklarını, Niğde’den gelenlerin de “Peynir yemezseniz süt yok. Zeytin yemezseniz helva vermem.”
diyerek onları yemeğe teşvik etmeye çalıştıklarını dile getirdi.