Kasım Ayında 3 Gün Aile Hekimleri İş Bırakıyor!

Aile Hekimliği Yönetmeliğine Tepkiler Artıyor

Aile hekimleri, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan “Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği”nin yürürlüğe girmesiyle birlikte 5-6-7 Kasım tarihlerinde iş bırakma kararı aldı. Bu karar, birçok sivil toplum kuruluşunun katılımıyla alınan bir tepki olarak öne çıkıyor.

İş Bırakma Kararının Nedeni

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Tabip-Sen ve Hekimsen gibi kuruluşlar, yönetmelikte yapılan değişikliklerin aile hekimlerinin çalışma koşullarını olumsuz etkilediğini savunuyor. AHEF, yönetmeliğin yürütmesinin durdurulması için dava açmış durumda.

Yönetmelikteki Değişiklikler

Yeni yönetmelikte aile hekimi başına düşen nüfus sayısı 4 binden 3 bin 500’e indirildi. Bu değişiklikle, nüfusun yoğun olduğu bölgelerde yeni aile hekimlikleri açılmasının önü açılacak. Ayrıca, kronik hastalıkların takibi ve 65 yaş üstü kişiler ile yenidoğan izlemleri gibi koruyucu sağlık hizmetlerine yönelik bazı aylık ödemelerde artış yapıldı.

Aile Hekimlerinin Talepleri

Aile hekimleri, yeni düzenlemelerin kendilerine daha fazla sorumluluk yüklediğini ve mevcut sistemin işleyişini zorlaştırdığını düşünüyor. Özellikle, gebe ve bebek-çocuk izlemleri gibi başarı oranlarının belirlenmesine ilişkin kriterlere “lohusalık” izleminin eklenmesi, hekimler arasında endişe yaratıyor.

Sağlık Bakanı’nın Açıklamaları

Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, yeni düzenlemelerin amacının sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmak olduğunu belirtti. Bakan, “Hekim başına düşen hasta sayısını azaltarak vatandaşlarımıza aile hekimliklerince ayrılan süreyi artırıyoruz,” dedi. Ancak, aile hekimlerinin iş bırakma eylemi ve yönetmeliğe karşı tepkileri, uygulamanın ne denli etkili olacağını sorguluyor.

Aile hekimlerinin iş bırakma kararı

Sağlık sistemindeki sorunların çözülmesi için bir fırsat olarak değerlendiriliyor. Yönetmeliğin uygulanması sürecinde yaşanacak gelişmeler ve aile hekimlerinin taleplerinin karşılanıp karşılanmayacağı merakla bekleniyor. Bu süreçte, sağlık hizmetlerinin kalitesinin nasıl etkileneceği ise önemli bir konu olarak gündemde kalmaya devam edecek.