Bursa Şehir Hastanesi’nde görev yapmakta olan Genel Sağlık-İş üyesi hemşireye, Z.E. isimli hastanın servise gelişi, teslim alınması ve tedavisinin planlaması süreçleri ile ilgili kusurlu davrandığından bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125-B/a maddesinde yer alan
“Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde, görevle ilgili resmi belge, araç ve gereçlerin korunması, kullanılması ve bakımında kusurlu davranmak”
hükmü uyarınca, kınama cezası verilmiştir.
Üyesine hukuki destek veren Sendikamız Genel Sağlık-İş tarafından, cezanın iptali için Bursa 1. İdare Mahkemesinde iptal davası açılmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda Bursa 1. İdare Mahkemesi; “….
Dosyada yer alan soruşturma raporu, davacının ve hakkında disiplin soruşturması yürütülen diğer personellerin ifadeleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde,…..dolayısıyla davacının olaydaki kusuruna ilişkin somut bir tespite yer verilmeden “görev mahallinde kurumlarca belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde kusurlu davrandığından” bahisle kınama cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin işlemde ve dolayısıyla bu işleme karşı yapılan itirazın reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.” gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir.
Bu karara karşı Bursa İl Sağlık Müdürlüğünce Bursa Bölge İdare Mahkemesi nezdinde istinaf talebinde bulunulmuşsa da Müdürlüğün bu itirazı Bursa Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü İdari Dava Dairesinin 2022/404 E 2022/408 K sayılı kararı ile kesin olarak reddedilmiş ve üyemize verilen kınama ceza kesinleşen karar ile iptal edilerek üyemizin mağduriyeti giderilmiştir.
Kararı değerlendiren Sendikamız Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur,
“İdarenin yetkilerini elinde bulunduran idarecileri sınırlayan ve onların yetkilerini kullanırken davranışlarını kontrol eden hukuk kuralları vardır. Eğer idareci elinde bulundurduğu yetkileri hukuk kuralları dışında ve keyfi olarak kullanırsa, olayda olduğu gibi, ona dur diyecek ve keyfi işlemini iptal edecek bir yargı sistemi olmazsa olmazımızdır. Üyemize verilen cezanın haksız ve hukuksuz olduğu her mecra anlatılmasına rağmen haksız ceza vermekte ısrar eden idarecilere en güzel cevabı yargı makamları olan idare mahkemeleri vermiştir. Temennimiz tüm idarecilerin yetkilerini keyfi değil hukuk sınırları içinde kullanmalarıdır. Aksi davranışları ile mücadele Genel Sağlık-İş’in asli görevi olmuştur ve olacaktır.”
Derya Uğur
diye