Atriyal Fibrilasyonun Tanı ve Yönetimi
SAĞLIK MENSUPLARI EĞİTİM HABERLERİ – Atriyal fibrilasyonun tanı ve yönetimi için yeni kılavuz yayımlanırken, kılavuzu hazırlayanlar arasında Türk doktor Prof. Dr. Bülent Görenek de yer aldı.
Atriyal fibrilasyon (AFib), Türkiye’de ve dünya genelinde görülme sıklığı ve prevalansı giderek artan en yaygın sürekli kalp aritmisidir.
Atriyal Fibrilasyonun Tanısı ve Yönetimi için 2023 ACC/AHA/ACCP/HRS Kılavuzu yayımlandı. Kılavuzu hazırlayanlar arasında Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Bülent Görenek de yer aldı.
Yeni kılavuz, “AF riski altında”dan “AF Öncesi”ne, “AF”ye (AF’nin 4 alt aşamasıyla birlikte) ve “kalıcı AF”ye kadar atriyal aritmi ilerlemesinin bir evrimi olarak atriyal fibrilasyon (AF) aşamalarını içeriyor.
Yeni kılavuzda, bu hasta popülasyonu için atriyal fibrilasyon ve tromboembolik risk değerlendirmesi, antikoagülasyon, sol atriyal eklentinin tıkanması, AFib kateter ablasyonu, önlenmesi ve risk modifikasyonu için yeni öneriler yer alıyor.
Atriyal Fibrilasyon’daNeler değişti?
Amerikan Kalp Derneği tarafından kılavuzdaki değişiklikler şu şekilde özetlendi:
Atriyal fibrilasyonun (AF) evreleri: Sadece aritmi süresine dayanan önceki AF sınıflandırması, faydalı olmasına rağmen, terapötik müdahaleleri vurgulama eğilimindeydi. Aşamaları kullanarak önerilen yeni sınıflandırma, AF’yi önleme, yaşam tarzı ve risk faktörü modifikasyonu, tarama ve tedaviden farklı aşamalarda çeşitli stratejiler gerektiren bir hastalık sürekliliği olarak kabul etmektedir.
AF risk faktörü modifikasyonu ve önleme: Bu kılavuz, yaşam tarzı ve risk faktörü modifikasyonunu, başlangıç, ilerleme ve olumsuz sonuçları önlemek için AF yönetiminin bir ayağı olarak kabul etmektedir. Kılavuz, hastalık süreci boyunca risk faktörü yönetimini vurgulamakta ve buna bağlı olarak obezite, kilo kaybı, fiziksel aktivite, sigaranın bırakılması, alkolün azaltılması, hipertansiyon ve diğer komorbiditelerin yönetimi dahil olmak üzere daha kuralcı öneriler sunmaktadır.
Klinik risk skorlarının kullanımında esneklik ve inme ve sistemik emboli tahmini için CHA2DS2-VASc’nin ötesine geçme: Antikoagülasyon için öneriler artık CHA2DS2-VASC gibi doğrulanmış bir klinik risk skoru kullanılarak yıllık tromboembolik olay riskine göre yapılmaktadır. Bununla birlikte, antikoagülasyonun yararı konusunda belirsizliğini koruyan orta düzeyde yıllık risk skoruna sahip hastalar, kararı bilgilendirmeye yardımcı olmak için diğer risk değişkenlerinin dikkate alınmasından veya tahmini iyileştirmek, ortak karar vermeyi kolaylaştırmak ve elektronik tıbbi kayıtlara dahil etmek için diğer klinik risk skorlarının kullanılmasından yararlanabilir.
İnme risk modifiye edicilerinin dikkate alınması: Yıllık iskemik inme riski orta ila düşük (<%2) olan AF‘li hastalar, AF’lerinin özellikleri (örn. yük), değiştirilemeyen risk faktörleri (cinsiyet) ve ortak karar verme tartışmalarına bilgi verebilecek diğer dinamik veya değiştirilebilir faktörler (kan basıncı kontrolü) gibi inme risklerini değiştirebilecek faktörlerin dikkate alınmasından yararlanabilir.
Erken ritim kontrolü: Yeni ve tutarlı kanıtların ortaya çıkmasıyla birlikte bu kılavuz, sinüs ritmini korumaya ve AF yükünü en aza indirmeye odaklanması gereken AF’li hastaların erken ve sürekli yönetiminin önemini vurgulamaktadır.
AF’nin kateter ablasyonu, seçilmiş hastalarda ilk basamak tedavi olarak Sınıf 1 endikasyon alır: Son randomize çalışmalar, uygun seçilmiş hastalarda ritim kontrolü için kateter ablasyonunun ilaç tedavisine üstünlüğünü göstermiştir. En son kanıtlar ışığında, tavsiye sınıfını yükselttik.
Ejeksiyon fraksiyonu azalmış kalp yetmezliği olan uygun hastalarda AF’nin kateter ablasyonu Sınıf 1 endikasyon alır: Son randomize çalışmalar, kalp yetersizliği ve düşük ejeksiyon yetersizliği olan hastalarda ritim kontrolü için kateter ablasyonunun ilaç tedavisine göre üstünlüğünü göstermiştir. Veriler ışığında, bu hasta popülasyonu için tavsiye sınıfını yükselttik.
Cihaz tarafından tespit edilen AF için öneriler güncellendi: Son çalışmalar ışığında, cihaz tarafından tespit edilen AF’li hastalar için atak süresi ile hastanın altta yatan tromboembolizm riski arasındaki etkileşimi dikkate alan daha kuralcı öneriler sunulmuştur. Bu, implante edilebilir cihazlar ve giyilebilir cihazlar aracılığıyla tespit edilen AF’li hastalar için dikkate alınması gereken hususları içerir.
Sol atriyal apendiks oklüzyon cihazları daha yüksek seviyede tavsiye sınıfı almaktadır: Sol atriyal apendiks oklüzyon cihazlarının güvenliği ve etkinliği ile ilgili ek veriler ışığında, 2019 AF Odaklı Güncellemesine kıyasla bu cihazların antikoagülasyon için uzun süreli kontrendikasyonları olan hastalarda kullanımı için Öneri Sınıfı 2a’ya yükseltilmiştir.
Tıbbi hastalık veya ameliyat (presipitanlar) sırasında tanımlanan AF’li hastalar için önerilerde bulunulmuştur: AF’nin kardiyak olmayan hastalık veya ameliyat gibi diğer tetikleyiciler sırasında keşfedilmesinden sonra tekrarlayan AF riskine vurgu yapılmaktadır.